1.22.2015

ahsap tabure yenileme / renovation of wooden stool



Merhabalar, 'do it yourself'çiler iyi bilir; yenilenmesi gereken (Bize göre tabi... Yoksa ev ahalisine sorsan öyle bir ihtiyaç yoktur (: ) bir dolu eşya, bitirilmesi gereken bir sürü proje vardır. Kafamızda büyür, yeni fikirler eklenir. Biri biter diğeri başlar. O liste uzayıp da gideeer...Listeme 3 tik attıysam 5'i sıraya girer. Bloğum da bu aralar o kadar diy projesi yapmama rağmen diy konusunda öksüz kaldı. Benim durum biraz farklı. Biten, üstelik fotoğraflanan işleri fırsat bulup da bloğa ekleyemedim bir türlü...Bir de bir heves en yenisinden başlıyorum sizlerle paylaşmaya.Yenisinden derken yaz sonundan beri beklemede bu da... Eskiden yaptıklarım küsecek beni neden meşhur etmiyorsun diye:)

Yukarıda arzı endam eden benim tabure dediğim,aslında sehpa olarak kullanacağım, eski sahibindeyken de saksılık görevini hakkıyla götüren, anneannemden arakladığım (şu an görse kendisini tanıyamayacak, belki birazcık da kızacak) ahşap güzellik yenilendi. Baya eski bir parça, vaktiyle mahalle marangozuna yaptırılmış. Bir ikizi daha var ama o kadar yüzsüzlük yapmayayım, tekini kapıp getireyim dedim. Hıım bir de İzmir'den İstanbul'a getirişimiz var o da ayrı hikaye. Çok cüsseli bir parça değil fakat çanta sayımızı, bir aylık bebekle deniz tatili sonrası aile ziyareti derken az çok tahmin edersiniz. Bebek arabası çoookça eşya ve köpeğimizi de unutmayalım. Bagajımız büyükmüş onu anladım :)

Neyse...Geçelim asıl mevzuya. Bilirsiniz eski parçaların boyası-ki malzeme ahşap da olsa-çok kat vurulan yağlı boya oluyor. Zımpara vurmadan kurtarıcım chalk paint (kara tahta boyası) oldu.
Herkesin kendi ölçüsü vardır mutlaka boya yönteminde. Yine de bilmeyenler ya da merak edenler için reçetem:

3/5 beyaz polisan su bazlı boya
1/5 derz dolgusu
1/5 su






Boyayacağım parça çok büyük olmadığı için, chalk paint de içeriğindeki derzden dolayı havayla tepkimesinden çabuk katılaşıyor. Sonrasında pek kullanılmıyor. O yüzden boya karışımını ufak bir plastik kapta yine bu ölçüleri baz alarak kaşık hesabıyla yaptım. 3 kaşık boya, 1 kaşık su, 1 kaşık derz dolgusu. Tabi püf noktası çok karıştırıp, pürüzleri yok etmede.





İlk başta rulo fırça daha sonra kestirme fırçayla bitirdim boyamayı. Üst yüzeyine stencil uyguladım. Çalışmanın genel aşamaları bunlardı. Şimdi biraz da detay...







Kuruduktan sonra zımparayla eskitme uyguladım. Belirttiğim gibi yağlı boyası çok kat vurulmuş olduğundan zımparayla kahverengi boya kalkmayacaktı. O yüzden mumlama tekniğini kullanmadım. Zaten aceleci olduğum için bir aşamadan daha kurtulmuş oldum neyse ki...  
Ayakların alt kısmını bantlayarak siyah boyadım. En son da mat su bazlı ahşap verniği kullandım. (Fotoğraflar vernik uygulamadan önce çekildi.)
Gördüğünüz gibi meraklı bir köpekle bu işler zor. Mira'nın burnu her yerde :)




Esas yeri hol.Fakat girişimiz çok fazla gün ışığı almadığı için, üstelik kışın arada uğrayan ışığı da kaçırdığım için salonda fotoğrafladım.Aslına bakarsanız nereye taşırsan oraya yakışacak işlevsel bir parça.


*Sol alt fotoğraftaki çerçeve ve ahşap minik bisiklet de bir arkadaşım için hazırladığım yeni bir çalışma. Yemek masasının arkasında duran duvarı giydireceğiz bir güzel. En yakın zamanda paylaşacağım.